Parlak ibne olduğumu patronum nasılmı öğrendi? Altı ay kadar önce yaşadığım anımı paylaşıcam. İşszidim ve internette her yerde iş arıodum. Ofis sekreterliği için olan ilanlarada bakıodum. Genelde kadın seçiolardı bu iş için ama şansımı denemem gerekiodu. Derken bi tane ilan gördüm. Küçük bir iş yerine deneyim gerektirmeyen sekreter aranıodu. İlandaki telefonu aradım ve adresi aldım. Ertesi gün görüşmeye gittim. Bilgisayarda iyi yazabildiğimi ve çay kahve servisi yapabilecegimi söyledim. İlana pek başvuran olmamış ve acele yardımcı sekreter aradıkları için işe alınmıştım. Patronum Hasan bey ile tanıştım. Düzgün birine benziyodu. Ofiste çalışan 8 kişi vardı.
Günler geçtikçe işe alışmıştım artık. Bazen yorucu oluodu ve geç saate kadar mesayi yapıodum ama para kazandığım için pek aldırış etmiodum. Hasan beye dosyaları için yardımcı oluodum ve çay servisi yapıp odasını topluodum. Bunları yaparken Hasan beyin gözü hep benim üstümde oluyodu. Bi gün odasına çağırdı ve dosyaları alıp bilgisayara geçirmemi istedi. Bende masasındaki dosyaları aldım ve odasının kapısına doğru yönelip yürümeye başladım. Arkamdan “az kırıt ne o öyle karılar gibi” diye seslendi. Bende şaşkınlık içinde “nasıl yani ne demek istediniz” diye sordum. “Canım şaka yapıorum şaka. Hemende alınma” dedi.
Kapıya doğru dönüp hızla odadan çıktım ve yerime geçtim. Tamamen kızarmıştım ve vücudumu ateş basmıştı. İçimden “yoksa benim ibne olduğumu anladımı acaba” diye geçirdim. Ertesi gün olmuştu. Ofistekiler farklı işler için dışardaydılar ve Hasan beyle yanlızdık. Masamda çalışırken yanıma geldi. “Nasıl gidiyor bakalım” diyip bi elini omzuma attı. Bende “iyi gidiyor. Hazılramamı istediğiniz yazıyı yazıorum bitmek üzere” diye anlatırken, elinin hafifçe okşar gibi omzumda gezdiğini farkettim. Doğrulmamla beraber elini çekti. “Tamam yazıyı bitirince haber ver. Ha birde bu akşam mesayiye kalman gerekicek. Yarın önemli bi toplantım var bana hazırlanmam için yardım etmen lazım” dedi. Bende “peki” dedim.
Akşam saat altı buçuk civarı olmuş ve hava kararmaya başlamıştı. Ofiste kimseler kalmamıştı , Hasan bey odasındaydı ve bende masamda çalışıodum. Beni çağırdı. Masasının yanına gittim ve hazırlanıcak evrakları göstermeye başladı. Sonra “şu yandaki en aşağı çekmeceden istediğim dosyaları çıkarsana” dedi. Bende ona arkama dönüp çekmeceyi açmak için aşağı doğru eğildim. Tam bu sırada iri götüm belirgin hale gelmişti ve bir anda arkamda sert bir şaplak hissettim.
Parlak ibne olduğumu patronum öğrendi yazısına devam et